Author:
Ezgi Erbis
Subject:
Languages, Higher Education, Language, Grammar and Vocabulary
Material Type:
Lecture Notes, Lesson, Lesson Plan
Level:
High School
Tags:
  • Anlatım
  • Ders
  • English
  • Konu
  • Making
  • Plan
  • Request
  • Turkish
  • License:
    Public Domain Dedication
    Language:
    English, Turkish
    Media Formats:
    Downloadable docs

    MAKING A REQUEST= RİCADA BULUNMA

    MAKING A REQUEST=  RİCADA BULUNMA

    Overview

    This lesson focuses on a grammatical rule " Making a request ". There are two documents ; one includes a lesson plan while the other one explains the grammatical rule mentioned above.

    Bu ders "Ricada Bulunma " dil bilgisi kuralını açıklamaya odaklanır. İki belgeden oluşmaktadır ; biri ders planını içerirken diğer belge yukarıda bahsedilen dil bilgisi kuralını açıklamaktadır.

    Ricada Bulunma Ders Planı

    BÖLÜM 1

     

    DERSİN ADI : İNGİLİZCE

    BECERİ-KONU ALANI : MAKING A REQUEST

    SINIF: 12. SINIF

     

    BÖLÜM 2

     

    AMAÇLAR:

    -Ricada bulunma kalıplarının İngilizcedeki karşılıklarını bilir.

    -Ricada bulunurken verilen kalıpları kullanır.

     

    ÖĞRETİM STRATEJİ, YÖNTEM VE TEKNİKLERİ:

    -Sunuş Stratejisi

    -Soru Cevap Tekniği

     

    ÖĞRETİM İLKELERİ

    -Hedefe Uygunluk İlkesi

    -Hayatilik  İlkesi

    -Açıklık İlkesi

    -Öğrenciye Görelik İlkesi

     

    NOT: Ricada bulunma konusu bir Word dosyası hazırlanarak canlı derste öğrencilere anlatıldı. Konu anlatımı bittikten sonra alıştırma soruları cevaplandı. Konuyu tekrar etmeleri amacıyla Word dosyası EBA’dan öğrencilerle paylaşıldı.

     

     

    Ricada Bulunma Konu Anlatımı

    MAKING A REQUEST: RİCADA BULUNMA

    İngilizce'de rica cümleleri birden farklı şekilde yapılabilmektedir. Bu cümleleri farklı açılardan gruplara ayırmak mümkündür. Genel olarak '' I '' ve '' You '' özneleri kullanılarak rica cümleleri oluşturulmaktadır. 

     



    A) Öncelikle '' I '' öznesi ile kurulan rica yapılarını inceleyelim.

    May I sit here ? / Buraya oturabilir miyim?
    May I open the window? / Camı açabilir miyim?

    Could I sit here? / Buraya oturabilir miyim?
    Could I borrow some money ? / Biraz borç para alabilir miyim?

    Can I sit here? / Buraya oturabilir miyim?
    Can I turn off the light? / Işığı kapatabilir miyim?


    Yukarıdaki cümlelerde '' May , Could '' daha nazik bir ifade şeklidir. '' Can '' ise daha samimi ortamlar ve kişiler söz konusu olduğunda kullanılır.Ek bilgi olarak ;

    '' 
    Might I '' İngiliz İngilizcesinde çok resmi ortamlarda ricada bulunurken kullanılır. Onun dışında '' Might I '' rica anlamında başka durumlarda pek kullanılmaz.

    Excuse me, might I see your identity ? / Affedersiniz, kimliğinizi görebilir miyim?




    B) '' You '' öznesi ile kurulan rica cümleleri aşağıdaki gibidir.

    Could you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
    Could you lend me your book ? / Bana kitabını ödünç verebilir misin?

    Would you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
    Would you come with me ? / Benimle gelebilir misin?

    Will you help me ? / Bana yardım edebilir misin?
    Will you give some information ? / Bana biraz bilgi verebilir misin?

    Can you help me? / Bana yardım edebilir misin?
    Can you close the door? / Kapıyı kapatabilir misin?


    Muhtemel olumlu cevaplar olarak  ; Yes, of course. Yes, I'd. Certainly. Yes, certainly. I would be happy. Sure.
    Muhtemel olumsuz cevaplar olarak ; Sorry. Sorry, I can't. I am afraid, I can't.


    Yukarıdaki cümlelerde '' Could, Would '' resmiyet ve nezaket gerektiren durumlarda kullanılır.

    '' Will '' de resmiyet ve nezaket gerektiren durumlarda kullanılır. Ancak diğerlerine göre daha kesin ve net bir ifade belirtir.Bazen de öfke, sinir ve sabırsızlığın olduğu durumlarda da kullanılabilir.

    '' Can '' ise samimiyetin olduğu ortamlarda kullanılır.



    C) '' Would you mind........ / Would you mind if...........'' yine oldukça fazla kullanılan bir diğer rica yapısıdır. Bu yapı aşağıdaki durumlarda kullanılır.

     

    1. '' Would you mind + Verb +( Fiil ) + ing...... '' Bu yapıyı kullandığımız zaman karşımızdaki kişiye '' ...yapmanızın sizin için sakıncası var mı? '' anlamında bir ricada bulunuyoruz demektir. Yani karşı taraftan bir şey yapmasının sakıncası olup olmadığını soruyoruz demektir.


    Would you mind opening the window? / Pencereyi açmanızın size bir sakıncası var mı?
    Would you mind helping me ? / Bana yardım etmenizin sizin için bir sakıncası var mı?
    Would you mind speaking a bit louder ? / Biraz yüksek sesle konuşmanızın sizin için sakıncası var mı?

     

    2. '' Would you mind if I Verb2 ( Fiilin 2. hali )..... '' Bu yapı ise '' benim ( yapmamın ) sizin için bir sakıncası var mı? '' anlamındadır. Yani bir şey yapmamızın karşımızdaki için bir sakınca oluşturup, oluşturmadığını soruyoruz demektir. Burada fiilin 2. hali yani Past formunu kullanmamıza rağmen anlam Geniş Zamandadır.


    Would you mind if I smoked here? / Burada sigara içmemin sizin için bir sakıncası var mı?
    Would you mind if I opened the window ? / Camı açmamın bir sakıncası var mı?
    Would you mind if I came at home late? / Eve geç gelmemin bir sakıncası var mı?

    Bu yapılarda dikkat edilmesi gereken en önemli nokta cevap verirken kullanılan ifadelerdir. Eğer yukarıdaki rica cümlelerine

    '' Yes '' ile yanıt verirsek; '' Evet, benim için bir sakıncası var '' anlamı çıkar. Böyle bir durumda da nazikçe red etme sebebini belirtmemiz gerekir.

    '' No '' ile yanıt verirsek '' Hayır, benim için bir sakıncası yok '' anlamı çıkar. Dolayısıyla karşımızdaki kişiye izin verecek isek cümleye '' No '' ile başlamalıyız.


    Would you mind opening the window ? / Pencereyi açmanızın sizin için sakıncası var mı?
    Yes, I am a bit cold. / Evet, biraz üşütmüşüm.
    No, of course not. / Hayır, tabiki yok.


    Would you mind if I took your pen? / Kalemini almamın bir sakıncası var mı?
    Well actually, I need it for my homework. / Aslında, ödevim için ona ihtiyacım var.
    No, not at all. You can. / Hayır,önemli değil. Alabilirsin.



    3. Son olarak ise daha samimi ortamlarda '' Do you mind if I / Does anyone mind if I  ( Simple Present Tense : Geniş Zaman )... '' kalıbı kullanlır.

    Do you mind if I use your dictionary? / Sözlüğünü kullanmamın senin için bir sakıncası var mı?
    No, of course not. / Hayır, tabiki yok.

    Do you mind if I 
    sit next to you ? / Yanına oturmamın senin için bir sakıncası var mı?
    No, of course not. You can. / Hayır, tabiki oturabilirsin.

    Does anyone mind if I open the door? / Kapıyı açmamın sizce bir sakıncası var mı ?

    Does anyone mind if I sleep early tonight? / Bu gece erken uyumamın sizce bir sakıncası var mı?

     

     

     

     

    EXERCISE A : Fill in the gaps with the words and phrases from the box.

     

                would you mind if / here you are / do you mind if / thanks

               could you / could you lend / go ahead / what’s the problem

     

    1. Jane : Yeah?

        Susan : ___________________turn down the music, please? It’s nearly midnight and I’m trying to sleep.

        Jane Oh, I’m so sorry. Is it better now?

        Susan : Yes, _______________________________Maybe, I can sleep now. Good night.

     

    2. Samuel : I’m sorry, ________________________________ I left early today?

        Manager : Of course not, is there a problem?

        Samuel : I’m going to drive my mother to the airport.

        Manager Oh, I see. Sure, ____________________________________.

     

    3. Tim : Andrew, do you have some change with you?

        Andrew :  Um... yes. Why?

        Tim :  ___________________ me some, please? I forgot my wallet in the classroom.

        Andrew :  OK, ______________________________________.

     

    4. Kim :  ________________________________ I change my seat, Sir?

       Teacher : No, not at all. ____________________________________?

        Kim : I can’t see because of the sun.

        Teacher : OK, then. Why don’t you sit next to Jenny?

     

    B. Match the requests with their appropriate responds.

    1. Can I have a glass of water?                                             A. Yes of course. About what?        

    2. Do you mind if I make a phone call?                                B. Oh, sorry, I said it costs 15 dollars.

    3. Could you repeat that, please?                                          C. Well, not really. Why can’t you come?

    4. Could I speak to you for a moment?                                D. Of course, there’s a bottle on the table.

    5. Would you mind if I looked at your books?                    E. I suppose so. But I need it back before Friday.

    6. Is it OK if I don’t join your party tomorrow?                  F. Not really. You can borrow some if you want.

    7. Could you move over, please?                                          G. No, that’s all right if it’s a local call.

    8. Could you lend me 20 $, please?                                      H. I’m sorry, I’m not from around here.

    9. Do you mind if I turn up the volume?                              I. No, not at all. The remote control’s here.

    10. Can I come round to your house after school?               J. Yes, sorry. I didn’t realise you wanted to sit down.

    11. Could you tell me where the nearest bank is, please      K. My mum’s not feeling well. Maybe another time.